Bir işletme markasının ne olduğunu biliyorsanız bunu desteklemek için “kişisel marka” kavramının da ne kadar gerekli olduğunu öğrenmeye başlamaya ne dersiniz?
Muhtemelen gün içinde, aklınızın bir köşesinde bir marka sahibi olma konusunda fazla düşünmüyorsunuz. “Kişisel Markalaşma” fikri çoğu insan için alışılmadık bir durumdur. Ancak hem pozitif hem de negatif şeylerin internette sonsuza kadar barındığı bu online çağda, kişisel markalaşma her zamankinden daha önemli bir durumda.
Çağımızda bilgiye ulaşmanın en kolay yolu “Google’lamak”tır. Peki siz hiç adınızı Google’da aradınız mı? Karşılaşacağınız şey sizden yıllar önce ya da yakın zamanda sizden bahseden insanların fikirleri, sosyal medya hesaplarınızın yansımaları veya size ait haberler olabilir. Bu noktada önemli olan konu sizden bahsedilenleri gördüğünüzde, bunların dünyanın görmesini istediğiniz şeyler olup olmadığına karar vermek. Eğer cevabınız “göstermek istediklerim bunlar değil” ise sizi ve değerlerinizi daha uygun bir ışıkta sunmanızı sağlayacak taktiklerimizi okumaya devam etmelisiniz.
Kişisel Marka Nedir?
İnternetin henüz hayatımıza dokunmadığı günlerde kişisel markanız sadece kartvizitinizdi. Medyada yüksek profile sahip biri ya da reklam değeri taşıyan bir konuda öne çıkarılmayan kişileri çok az kişi duyardı. Şimdi ise sosyal medyada her küçük paylaşımın büyük kitleleri etkilediği bir dönemde daha az anonim, daha fazla görünür durumdasınız.
Kişisel marka, en yalın anlatımıyla başkalarına kendinizi nasıl tanıtacağınızdır. Bir tık sayesinde herkes hakkında her bilgiye ulaşmanın mümkün olduğu bu dönemde dünyanın sizi istediğiniz şekilde görmesidir. Öne çıkarmak istediğiniz becerilerinizle beraber deneyimlerinizi ve kişilik kombinasyonunuzu nasıl yansıttığınızdır.
Kişisel markanızı, kendinizi diğer insanlardan ayırmak için kullanırsınız. Elbette bunun için bir hikayeniz olmalı ve anlatım biçiminizle hikayenizi desteklemeniz gerekir. Hikaye anlatımı ise davranışlarınız, konuşulan ve konuşulmayan kelimelerinizi ve tutumunuzu yansıtma şeklinizdir. Kişisel markanızın işinizde daha da başarılı olmak için katkı sağlayacağını da unutmayın.
Profesyonel anlamda, kişisel markanız insanların sizi gördüğü görüntüdür diyebiliriz. Bu, gerçek hayatta size nasıl baktıkları, hakkınızdaki fikirleri, medyanın insanlara sizi nasıl yansıttığı, insanların sosyal medya ve internet dünyasında sizinle ilgili bilgilerden edindiği izlenimin bir kombinasyonudur.
Neden Kişisel Markanız Olmalı?
Kişisel markanız profesyonel hayatta sizin için hayati önem taşır. Kendinizi mevcut ve potansiyel müşterilere sunduğunuz görünüm önemlidir. Kişisel markanız, insanların sizi keyfi, muhtemel zararlı olarak görmek yerine istediğiniz şekilde görmelerini sağlayan bir yol verir. Aynı zamanda size, güçlü yönlerinizi ve tutkularınızı öne çıkarma fırsatı da sunar. Unutmayın insanlar iyi tanıdığı ve hissettiği kişilere çok daha fazla güvenir.
Bu özellikle tercih zamanında daha belirgindir. Örneğin eşya satın almadan önce bir araştırma sürecine gireriz ve alternatifler arasında kaybolur, bir tavsiye ararız. Birçok kişi, kendine daha yakın ve daha tanıdık gelen ismin tavsiyesine uyarak satın alır. Bu bir influencer da olabilir yakın çevrenizden bir kişi de olabilir. Kesin olan tek şey ise bu kişinin güçlü bir kişisel marka oluşturduğudur.
Yeni Yüzyılın Pazarlama Tekniği olan
Kişisel Markalaşma Neden Önemli?
Birçok yönden, kişisel markanız sizi unutulmaz kılan şeydir ve sizin gibi yüzlerce insandan öne çıkmanızı sağlayacak yol haritanızdır.
Birden fazla uzmanlık alanınız var ve bilgi, becerilerinizi nasıl göstermeniz gerektiği konusunda çekimsersiniz. Bu noktada atmanız gereken ilk adım tüm bunları diğer herkesten ayrışmanızı sağlayacak kişisel markanızı kullanarak anlatmak. Etkili olarak değerlendirilmek istiyorsanız güçlü bir kişisel marka oluşturmanız gerekir.
Özellikle Türkiye nüfusunun önemli bir kısmını oluşturan, özgürlüğüne düşkün, markalara sadakat duygusu az, her an fikir değiştirebilen Y Kuşağı’nın reklamcılık güvensizliği mevcut. Y kuşağının %84’ü ne rakamlara ne de onları oluşturan markalara güvense de bildiklerini düşündükleri insanlara ve çok fazla nefret ettikleri markaların arkasındaki isimlere bile inanmaya hazırlar.
Tam da bu noktada işletmeler kendilerini nasıl pazarlama konusunda yeniden düşünmeye başladılar.
Herhangi bir işletme sahibi veya yöneticisinin, şirket mesajını iletmeden önce potansiyel müşterilerle bireysel olarak bağ kurması mantıklıdır. Bir işletmeyi tanıtan, o işletmenin yüzü konumuna gelmiş insanlar kendilerini kişiselleştirmeye yönelik adımlar atmışlardır. Örneğin Tim Cook, bu yönetilmesi zor süreçte kişisel markasını, hikayesini ve kendisini şirketi Facebook’tan ayrı bir yerde ifade etmiştir.
Kişisel Marka Oluştururken Dikkat Etmeniz Gerekenler Nelerdir?
Kişisel bir marka yaratmak, kapsamlı bir kendini yansıtma ve içgözlem gerektirir. Çoğu insan nasıl biri olmak istediğini açıklamayı daha kolay bulsa da kendilerini tanımlamakta ve ifade etmekte zorlanır.
Kişisel marka bilinci oluşturmadaki temel hedefiniz işletmenizin performansını artırmaksa öncelikle hedeflediğiniz müşterilerin kim olduğunu bildiğinizden emin olmanız ve kişisel markanızın hedeflediğiniz müşteri kitlesiyle eşleşmesini sağlamanız gerekir.
İş insanları yıllardır süregelen bu yöntemi internet hayatımıza girmeden çok önce yapıyorlardı. Vivienne Westwood’un yaşamı boyunca tasvir ettiği imajı düşünün. O dönemlerde henüz kişisel marka kavramım olmamasına rağmen kendi markasını uluslararası arenaya taşımayı başardı. Dinamik bir yaşam tarzı sergilerken daha sade profile sahip bir müşteri kitlesini hedefleseydi, muhtemelen bu kadar başarılı olamayacaktı.
Örneğin satış işinde olsanız, klişe bir yöntemle ürünü pazarlayan bir kişi gibi görünmek istemezsiniz. Tüketiciler işletmeleri tamamen satışla ilgili olarak görürler. Kişisel markanın amacı geri çekilmek ve satış yapmadan, satış yapmaktır.
Günümüzde sosyal medyanın öneminin artmaya devam ediyor. Her sosyal mecranın kendine özgü bir dinamiği ve kitlesi olduğunu kabul edelim. Bu nedenle kişisel markanızın ilgili kısımları, kitlenizin zaman geçirdiği tüm sosyal ağlarda varolmalıdır.
Arkadaşlarınız yeni bağlantılarınızdır. Arkadaşlık isteklerini özgürce kabul etmek için Instagram’da gizli profil kullanmalısınız. Yalnızca aile üyelerinize özel bir profil oluşturarak görünümünüzü ayarlayabilirsiniz.
Kişisel Markalaşmada Birleşik Temanın Önemi
Kişisel markanızın tutarlı olmasını ve her zaman markanıza sadık kalmak istersiniz. Tasvir ettiğiniz, anlattığınız hikayeye uygun davranmanızın yanında sürekli olarak önem göstermeniz gereken bir nokta daha vardır: kişisel markanızı yansıtan renk şeması ve yazı tiplerine karar vermek.
Bu renk şeması ve yazı tiplerini sizinle eşleşen kimliğiniz olarak düşünebilirsiniz. Sizi temsil edeceği için web sitenizde, sosyal medya profillerinizde, kartvizitinizde ve basılı olarak kullandığınız diğer her şeyde aynı olmalıdır ve sizinle eşleşmelidir.
E-postalarınızdaki bilgi ve imzalar, kırtasiye malzemeleriniz, faturalarınız ve broşürleriniz hatta giysileriniz dahil tercih ettiğiniz renk şemasına uygun olmalıdır. Unutmayın giysinize yapacağınız ufak bir dokunuş daha hatırlanabilir olmanızı sağlayabilir.
Kim Olduğunuzu Kişisel Markalaşma ile Keşfedin!
Offline dünyayı unutmamak; kişisel markanızın, müşterilerinizin sizinle karşılaşabileceği tüm yerleri kapmasını sağlar. Kartvizitler, şirket bilgilendirme dergilerinizdeki temanızın tutarlı olması kişisel markanız için çok önemlidir.
Kartvizitlerinizi ziyaret ettiğiniz her yerde mutlaka yanınızda taşıyarak başlayın. Hedef kitlenize uyan yeni birileriyle iletişim kurma fırsatı sezdiğinizde bir kartınızı ona verin.
Normal olarak kişisel markanızın tüm sosyal yaşamınızı kapsaması gerekir. Böylece halka açık bir durumda olduğunuzda nasıl giyindiğiniz de önem taşır. Örneğin bir rock yıldızının günlük hayatında ışıltılı kombinlerle dolaştığını ya da bir politikacının kot pantolon ve tişört ile sokakta yürüdüğünü göremeyiz. Herkese açık imajınızın kişisel markanızın kişiliğiyle eşleşmesi de önemli bir noktadır.
Davranışlarınızın Kişisel Markanızla Eşleşmesini Sağlayacak Yollar
Başarılı bir kişisel markanın sırrı temeldeki tutarlılıktır. Harici bir “ben” tasviri oluşturmaya çalışmak, bu tasvir ile tutarlı bir şekilde hareket etmek anlamına geliyor.
İnsanların birebir aynı davranışlarda bulunun iki kişinin haberine çok farklı tepki vermesinin sebebi de budur. Birinci kişi tarafından yapıldığında onları şok edecek bir eylem, ikincisinin beklentileriyle tamamen tutarlı olabilir.
Mesela, kariyerini makyaj sanatıyla inşa etmiş ve öne çıkmış bir influencer’ın bir anda uzak doğu mutfağından yemek tarifleri paylaşması tutarsız olurken, Türk mutfak alanında uzmanlaşmış bir influencer’ın uzak doğu mutfağından bir tarif paylaşması tamamen normal karşılanırdı. Bunun sebebi beklentiler ile bağlantı kurup, kişinin itibarını artırmasıdır.
Öte yandan, küçük bir işletmeyi temsil eden ortalama biriyseniz muhtemelen kendi markanız hakkında bu kadar derin görüşe sahip değilsinizdir. Yine de algılanan görüntünüze uygun şekilde davranmanız gerekir. Müşterilerinizin ilgisini çekiyor ve kendinizi tasvir ediyorsanız, şikayetleri dinleyerek ürününüzle karşılaşabilecekleri sorunları çözmek için çabalamanız çok önemlidir.
Ancak her şeyden önce kişisel markanızın orijinal olmasını istiyorsanız; kişisel süphelerinizin birkaçını törpüleyip, hedef kitle algılarınıza uyacak şekilde biraz geliştirmeniz gerekebilir. Aynı zamanda tüm bunların gerçeği yansıtması da gerekir. Tüm davranış ve imajınızın sahte olduğunu düşündüğünüz noktada hem siz hem de hedef kitlenizin gözündeki inandırıcılığı kaybetmekle yüzleşebilirsiniz.
Sonuç olarak kişisel markanızın, etrafta olmadığınızda insanların sizin hakkınızda söylediklerine uymasını istiyorsunuz. İnsanlar kişisel markanıza inanmazlarsa, güvenilir bir eksiklikle karşı karşıya kalırsınız.
Eğer tüm bunlara önem veriyorsanız kişisel marka sürecini önemini görmezden gelmek yerine, olabildiğiniz en iyi görünüme kavuşmak ve kendinizi tasvir etmek için bu konuya önem verebilirsiniz.
Kaynak: https://influencermarketinghub.com/what-is-personal-branding/